Bakan Özhaseki Açıkladı: “Kentsel Dönüşüm İçin Tüm Sosyal Tesisleri Satıyorum''

50 Anadolu Kanalıyla birlikte TRT HABER’den canlı olarak yayınlanan, Anadolu Yayıncılar Derneği Başkanı Sinan Burhan’ın hazırlayıp sunduğu “Anadolu Soruyor” programının konuğu Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki oldu.

27 Eylül 2017 Çarşamba 09:22
Bakan Özhaseki Açıkladı: “Kentsel Dönüşüm İçin Tüm Sosyal Tesisleri Satıyorum''

50 Anadolu Kanalıyla birlikte TRT HABER’den canlı olarak yayınlanan, Anadolu Yayıncılar Derneği Başkanı Sinan Burhan’ın hazırlayıp sunduğu “Anadolu Soruyor” programının konuğu  Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki oldu.

Anadolu Yayıncılar Derneği Başkanı Gazeteci Sinan Burhan’ın moderatörlüğünü yaptığı programda, Çay TV Genel Yayın Yönetmeni Hasan Yavuz Bakır ve Kon TV Haber Müdürü Yaşar Toy’un sorularını cevaplandıran Bakan Özhaseki, önemli değerlendirmelerde bulundu. 


“NEDEN TARLA VE BALÇIKLAR İMARA AÇILIR?”
Depremle ilgili alınan tedbirleri anlatan Bakan Mehmet Özhaseki, 150 yıl önce olduğu gibi halen tarla ve balçıkları neden imara açarız diye sordu. Bakan Özhaseki, “Deprem bir gerçeklik bu ülke için. Bu ülkenin ne yazık ki zemini böyle bir şey üretiyor. Yapmamız gereken tek şey hazırlıklı olmak. Görmemezlikten gelerek bu işten kurtulamayız. Japonya’da deprem oluyor herkes keyif yapıyor. Ninni gibi geliyor adamlara. Peki bizde öylemi değil. Mimarlık fakültelerimiz var, paramız pulumuz var, mimarlarımız var. Hala neden balçık alanları üzerinde tarım arazileri üzerinde imar açarak evler yaparız ki. Bunun suçu günahı birilerinin üzerinde” dedi. 

“SIFIR FAİZLİ PARA VERECEĞİZ”
İstanbul için depremin bir gerçek olduğunu vurgulayan Bakan Özhaseki, İstanbul depremiyle ilgili bazı hocaların 2030 yılına kadar bazı hocaların da 2045 yılına kadar tarih verdiklerini söyledi. Bakan Mehmet Özhaseki, “Vatandaşa, belediyeye ve bakanlığa iş düşüyor. Bakanlıktan başladık. İnsanların binalarını dönüştürmek istediklerinde önünü açacak formüller var. Önlerine çıkan engelleri kaldırıyoruz. Rezerv alanlarından arsalar vereceğiz. En hızlı bir şekilde bu işi yapmaya iteceğiz. Sıfır faizli para vereceğiz. Bir belediye bir mahalleyi dönüştürmek için bütün hazırlıklarını yaptıysa işe başladığında belediyeye parayı vereceğiz. İşler bittikten sonra 3 yıl içerisinde paramızı isteyeceğiz. Bir tek kuruş faiz almayacağız” ifadelerini kullandı. 

“TÜM SOSYAL TESİSLERİNİ SATIYORUM”
Özellikle İller Bankasının bütün kaynaklarını kentsel dönüşüme doğru dönderdiklerini belirten Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki, “İller Bankasının bütün kârını olduğu gibi kentsel dönüşüme aktarıyoruz. Hibe fonları vardı. Bunları kaldırdık. Hepsini kentsel dönüşüme aktardık. İller bankasının dışarıda iş yapma kabiliyeti var. Yurt dışından kazandığımız paraları buraya aktarıyoruz. İller Bankasının tüm sosyal tesislerini satıyorum. Sattık bu paraları alıp kentsel dönüşüme koyacağız. Dışarıdan kredi temin edip uzun vadeli krediler var. Onları kullanacağız. Bütün belediyelere sıfır faizli bu krediyi vereceğiz. Yeter ki çalışsınlar. Belediyelere verdiğim gibi şahıslara da verebileceğiz. Hedefimiz yılda 500 bin bağımsız birimi dönüştürmek” dedi. 

 “BİZ BUNLARI TANIMAYIZ SÖZLERİNE İNANMAYIN”
Kuzey Irak’ta yapılan referandumla ilgili konuşan Bakan Özhaseki, Türkiye’nin çok zor bir coğrafyada olduğunu konuyla ilgili Cumhurbaşkanının açıklamalarının da çok net olduğunu belirtti. Bakan Özhaseki, “Güneydoğuda çukurlar açarak, bağımsızlık isteklerine doğru gidişatı çok rahat hepimizi gördük. Aynı şeyi İran’da yapacaklar aynı şeyi Irak’ta yapıyorlar. Avrupa’dan müthiş destek alıyorlar. “Biz bunları tanımayız” sözlerine inanmayın. Böyle bir şey yok. Ey AB onlarca ülkeyi bir araya getirmek için niye çırpınıyorsun. Aynı şeyi neden Ortadoğu için istemiyorsun. Orayı parçalanmamak için çaba harcamıyorsun. Burada elleme de dağılsın. Böl parçala yut taktiği var. Burada kim bunu istiyor. İsrail. Hayretler içerisindeyim. Kuzey Irak’ta İsrail bayrakları açarak gezen Müslümanlar var. Bunlar Müslümanlar mı? Orada devletçikler kurarak ve onları yöneterek asıl amaca ulaşmaya çalışıyorlar. Orada DAİŞ diye bir örgüt kurdular. Şimdi kendi arzularını yerine getirmek için savaşıyorlar. Bu DAİŞ nedir. Bir derinliği mi var? İçimizde karışıklıklar çıkarak oraya müdahale etmememizi istiyorlar. Türkiye kendi içerisinde zayıflasın oraya bakacak gücü olmasın. İyi de siz 10 bin km öteden geliyorsunuz masada oluyorsunuz da biz sınırımızda neden söz sahibi olmayacağız. Cumhurbaşkanımız çok açık söylüyor. Ne gerekiyorsa onu yapacağız diyor” dedi. 

“KOALİSYON GÖRÜŞMELERİNDE ZAFİYET OLACAĞINI SANDILAR”
Güneydoğuda kentsel yenilenmeyle ilgili de açıklama yapan Bakan Özhaseki, Haziran seçimlerinin öncesine yaşananları hatırlatarak, “Haziran seçimleri öncesinde bir plan yaptılar. O planda HDP bağımsız yarışa girmesin. Parti olarak girsin. Yüzde 10’u geçince Ak Parti iktidara gelemeyecek. Ne olacak koalisyonlara mahkum olacak. Bakın bunlar tek tek uygulandı. Türkiye’de ulusalcı diye meşhur bir gazete PKK’lı katillerle röportaj yaptı. Bunları çevreci diye gösterdiler. Özgürlük Türküsü söyleyen gazetelerin elemanları bunları yaptılar. CHP’nin genel başkan yardımcısı bunlara oy verdiğini söyledi. O parti HDP’ye oy verilmesine sıcak baktı. Unuttuk mu bunları. Unutmadık. Ak Parti tek başına iş başına gelemedi. Büyük plan o zaman devam ediyordu. Bu sırada zannettikleri koalisyon görüşmelerinde bir zafiyet oluşacak. Koalisyon sırasında biz de istediklerimizi yaparız dediler. Çukurlar kazdılar. Şiddeti artırdılar. Paçavralarını çektiler. Oldu bittiye getirmek istediler. Şimdi Kuzey Irak’ta yaptıkları gibi. Bölmenin bölücülüğün en kibar hali bu öz yönetim. Sonra da ikinci adım gelecektir” dedi. 

“HDP MİLLETVEKİLLERİ ORADA GEZEMİYOR”
Güneydoğu bölgesinde kararlı davrandıklarını vurgulayan Bakan Özhaseki, “Vatandaşlara dedik ki çıkın aradan eli silahlı katillerin canını alacağız. Hangi devlet kendi sınırları içerisinde sokaklara çıkanlara bir şey yapmaz. Allah’a şükür şehirlerde bu bela bitti. Biz çok rahat geziyoruz. HDP Milletvekilleri gezemiyorlar. Yuhalanıyorlar. Evlenecek adamlara, dükkan açacak adamlara karar veriyorlardı. Haraç alıyorlardı. O beladan illallah dedi insanlar. Vatandaş bizi tuttu. Bu beladan bizi kurtarın dediler. Bunlar yapılırken vatandaş evlerinden çıktığı için o evleri siper haline getirdiler. Hasar gören evleri tespit ettik. Borçları ödedik. Devlet olmak böyle bir şey. Devlet şefkat elini orada gösteriyor” ifadelerini kullandı. 

“EN GEÇ 6 AY İÇERİSİNDE TESLİM EDECEĞİZ”
Yenileme çalışmalarının tüm hızıyla devam ettiğini belirten Bakan Özhaseki, “Evi yıkılmış herkese ev veriyoruz. 25 – 30 bin civarında ev yaptırıyoruz. En geç 6 ay içerisinde herkesin evini teslim etmiş oluruz. Zaten bir kısmını verdik vermeye de devam ediyoruz. Site mantığı şeklinde yapıyoruz. Taziye evleri yapıyoruz. Çevre düzenini yapıyoruz. Onların istediği gibi de yapıyoruz. Sur içinde ayrı bir projemiz var. Orada bir fırsata dönüştürmeye çalışıyoruz. Tarihi yerlerin hepsini restore ediyoruz. İki önemli cadde var. Baştan sonra bütün dükkanları ahşap taş kaplama dükkanlar haline getiriyoruz” dedi. 

“İSTİSMARA AÇIK BİR DURUM ORTAYA ÇIKMIŞ”
İmar yönetmeliğiyle de ilgili konuşan Bakan Mehmet Özhaseki, “Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği var. Meşhur bir yönetmenlik bu. Bir kaçi sene önce çıkmış Buranın getirdiği haklar birçok insanın ve gurubun hoşuna gitmiş ama buda istismara açık bir durum ortaya çıkarmış. Net söylüyorum. İmar hakkı yüz metre bir ev yapmaya müsait vatandaşın kendi arsası üzerindeki planlama böyle. Tek kat 100 metre yapacak. Veya iki katlı üç katlı 100’er metreden ev yapacak. Vatandaş bunu bizim imar yönetmeliğimizden kaynaklanan birtakım boşluklardan istifade ederek 150 – 200 metreye kadar çıkarıyor. Nasıl çıkarıyor balkonu biz alandan saymıyoruz. 50 metre balkon koyuyor. 50 metre balkon olur mu olmaz. Bunu bizde biliyoruz. Ama daha sonra çevirmek için yapıyor. Müteahhit arkadaşların bir kısmı yapıyor. İçerisinde 50 Metre çevirip getirenler var. Evin içerisinde ne mescidi diyoruz. Müslüman değil misin kardeşim evin içerisine mescid yaptım diyor. Onu istismar ederek 250 – 300 metreye kadar çıkaranlar çıkıyor. Bu istismarların önüne geçmek için imarın dışında yüzde 40 kadar fazla kullana bileceği bir imkan getiriyoruz. Onun dışını engelliyoruz. Yenilikler var. Sıkıntılı oldukları kendi istedikleri birçok maddede ilan edildi. Ay başından itibaren geçerli olacak. Yakında otopark yönetmeliği geliyor. İnsanları rahatlatacak çok yüküm var” dedi. 

“PROJEYİ YAYGINLAŞTIRACAĞIZ”
Sıfır atık projesiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Bakan Özhaseki, projeyi yaygınlaştıracaklarını ifade ederek, “Eskiden insanlar çok az üretiyor, çok az tüketiyorlardır, dışarıya da çok az atıyorlardı. Daha sonra devasa kentleşmeler çıktı. Sanayileşmeyle birlikte atıklar fazlalaşmaya başladı. Tabiatta dengeler bozuluyor mu evet bozuluyor. Bizim biran önce dünyayı kirletmeden etrafımızı kirletmeden önümüze bakmamız lazım. Allah dünyada her şeyi bir denge üzerine kurmuş. Şimdi siz bu dengeyi bozuyorsunuz. Bozarsanız karşınıza felaketler çıkıyor. Cam yeniden ekonomiye kazandırılıyor. Petler yeniden kazandırılıyor. Atıkları yeniden kazandırıyoruz. 3 bin kişilik binadan sıfır atık çıkıyor. Kendi bakanlığımızda deniyoruz. Cumhurbaşkanlığı külliyemizde başlattık. Sonra kamu binalarında yaygınlaştıracağız. Bir ton kağıt 17 ağaçtan meydana geliyor. Bir ton kağıdı geri kazandırıyorsanız 17 ağacı kurtarıyor. Binamızda 4 aydır yaptığımız uygulama ile 677 tane ağacı kurtardık” dedi. 


“HERKES SEYİRCİ”
Arakan’da yaşananlara da değinen Bakan Mehmet Özhaseki, “Nerede bir mazlum var yanında olmaya çalışıyoruz. Bunu ecdadımız da yapmış. Arakan’daki zulme herkes seyirci. Kendi ülkelerine 3 tane mülteci gelecek diye tel örgü çekenler nerede sizin demokratlığınız. O yüzden bizim güçlü olup dünyanın vicdanı olmaya devam etmemiz lazım. Myanmar’a bugün gece 12’de Başbakan Yardımcımız gidiyor. Ardından bizler gideceğiz. Mazlum insanlara ne yapılması gerekiyor diye gidip göreceğiz” ifadelerini kullandı.

Son Güncelleme: 27.09.2017 09:36
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.