ANKARA (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 486 kişinin yargılandığı davaya sanık savunmalarıyla devam edildi.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya, şehit yakınları ve gaziler ile taraf avukatları katıldı.
Kayseri'deki 12. Hava Ulaştırma Üssü'nden kalkıp darbe girişimine katılmaları için Denizli Çardak'tan Ankara'ya gelecek askerleri taşıyacak "Mavi 3-6" çağrı kodlu kargo uçağının komutanı sanık eski pilot yüzbaşı Gökhan Gültekin Demir, savunmasında üzerine atılı suçları reddetti. Demir, 15 Temmuz'da "evde bekler" nöbeti olduğunu, gündüz istirahatte iken 13.30'da filodan aranıp, 23.30 civarı uçuşa gideceğinin söylendiğini aktardı.
Akşam saat 22.00'de Yüzbaşı Selçuk Çetin'in arayıp hemen gelmesini istediğini, bunun üzerine 22.30 gibi evden çıktığını anlatan Demir, filoda üstünü değiştirdiği sırada, eski pilot üsteğmen Gökhan Türer'in haberleri görüp görmediğini sorduğunu, bakmadığını söylediğini aktardı.
Demir, haberlere bakmak için gazinoya yöneldiği sırada filo komutanının yanına gidecek ekibin dışarıda beklediğini öğrendiğini, bunun üzerine bekleyen araca bindiğini dile getirerek, Ulaştırma Harekat Merkezindeyken (UHM) televizyondan haberlere baktığını ve başbakanın kalkışmayla ilgili açıklamasını alt yazı olarak gördüğünü ifade etti. Demir, hatta harekat komutanı Erhan Baltacıoğlu ile de başka bir kanalda köprülerin kapatıldığına yönelik haberleri izlediklerini bildirdi.
Kendilerine görev yerlerinin dağıtıldığını, Baltacıoğlu'nun da bu haberlerin kendileriyle alakası bulunmadığını, "Ne olduğunu bilmiyorum ama bizim görevlerimiz var, görevlerimizi yapalım." dediğini aktaran Demir, karmaşık duygularla ayrıldığını öne sürdü.
Demir, filoya geç gelen diğer uçak komutanlarıyla Baltacıoğlu'na endişelerini aktarmak için tekrar UHM'ye gittiklerini, onun da emirlere uyulmasını isteyip, uçuşa gönderdiğini iddia etti. Kalkış sırasında Çardak'a gideceklerine yönelik bilgiyi ve yaşananları uçuş personeline ilettiğini dile getiren Demir, 01.09 gibi kalkış yaptıklarını kaydetti. Demir, bu sırada haberleri takip edemediğini ve yaşananlardan haberdar olmadığını iddia ederek, uçuş normal bir şekilde devam ederken, radardan önce beklemelerinin, ardından da Çardak'a iniş yapmamalarının söylendiğini anlattı.
UHM ile görüşmelerine yönelik taleplerine rağmen bu görüşmenin gerçekleşmediğini ve telsizle bağlantıya geçtikleri harekat merkezinin Çardak'a devam etmelerini söylediğini öne süren Demir, çelişkili talimatlar karşısında kafalarının karıştığını belirtti.
Demir, radarın telsizde başka bir kanala geçmelerini söylemesi sonrası Birleştirilmiş Harekat Merkezi (BHM) Harekat Komutanı olduğunu belirten bir kişinin "Amacınız ne?" diye sorduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:
"Bir gün önce terörle mücadele harekatı kapsamında olduğunu düşündüğüm bir görevden dolayı evde beklemem söylendiğini ve gün içerisinde çağrılarak Çardak'tan personel nakli görevine gönderildiğimi söyledim. Kendisi de böyle bir görevin olmadığını, kalktığımız meydana geri dönmemiz gerektiğini söyledi. 'Çardak'a inerseniz illegal iniş yapmış olursunuz. Ülkede darbe girişimi olduğunu biliyor musunuz?' dedi. Başımızdan kaynar sular döküldü. 'Bilmiyoruz, farklı farklı talimatlar var. 12. Üs ile temasınız var mı?' dedim. Kendisi de 12. Üssün bir kaç üs ile birlikte emir komuta zincirinin dışında hareket ettiğini söyledi. 'Bana niyetiniz ne?' dedi. Ben bir saniye bile beklemedim, 'Emrinizdeyiz komutanım' dedim. 'Uçaklarınızda yük var mı? Boş mu dolu mu?' dedi. 'Boş kalktık' dedim."
BHM Harekat Komutanının Kayseri'ye dönmelerinin emniyetli olmayabileceğini ancak kararı da kendilerine bıraktığını belirten Demir, Çardak'a inecek diğer uçaklara da konuştuklarını ileteceğini söylediğini aktardı.
Demir, dönüşe geçtikleri sırada ise Kayseri UHM'den hala ışıklar kapalı olsa da hala Çardak'a inmelerine yönelik talimatlar geldiğini öne sürdü. Kayseri'ye yöneldikten sonra talimatlar doğrultusunda diğer kargo uçaklarıyla Malatya'ya indiklerini anlatan Demir, darbe girişimine karışmadığını savundu.
Demir, tahliyesini talep etti.
