"Anneciğim demeleri her şeyi unutturuyor"

- Zihinsel engelli ikizlerine 14 yıldır tek başına bakan anne Mürvet Saylan, zaman zaman şiddet eğilimi gösteren çocuklarının "Anneciğim" diyerek kendisine sarılmasıyla her şeyi unuttuğunu ifade ediyor - Babaları cezaevinde olan 18 yaşındaki ikizler, kendilerine uzatılacak yardım eliyle özel bir merkezde öz bakım eğitimi almak istiyor - Anne Mürvet Saylan: - "Şu anda biz sadece tek başımıza mücadele vermeye çalışıyoruz. Başka kimsemiz yok. Çocuklarımın daha güvenli bir yerde olmalarını ve bensiz bir hayata atılmalarını görmek en büyük arzum"

11 Mayıs 2019 Cumartesi 12:08

ANKARA (AA) - ÖMER OLCAY - Zihinsel engelli ikizlerine 14 yıldır tek başına bakan anne Mürvet Saylan, zaman zaman şiddet eğilimi gösteren çocuklarının "Anneciğim" diyerek kendisine sarılmasıyla her şeyi unuttuğunu ifade ediyor.

Mamak'ta yaşayan Saylan ailesinin zihinsel engelli ikiz çocuklarından Murat doktor, Mert ise polis olma hayali kuruyor.

Henüz 4 yaşındalarken babaları cezaevine giren, bugün 18 yaşında olan ikizler, anne şefkatiyle hayata tutunuyor. İki kardeş kendilerine uzatılacak yardım eliyle özel bir merkezde öz bakım eğitimi almak istiyor.

Mürvet Saylan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ikizlerin yanı sıra bir erkek çocuğu daha olduğunu belirterek, geçimlerini engelli bakım maaşıyla sağladıklarını söyledi.

Saylan, en büyük hayalinin çocuklarının kimseye muhtaç olmadan ayakları üstünde durabildiklerini görmek olduğunu dile getirdi.

- "Onlar dünyanın en tatlı insanlarıdır"

Çocuklarına duyduğu sevginin, bakımında yaşadığı zorlukları kolayca aşmasını sağladığını anlatan Saylan, "Hastalıklarından dolayı bana vurdukları da oluyor. Biliyorum ki akılları yettiği için yapmıyorlar. Bir anne olarak her şeye göğüs germeye çalışıyorum. Onlar dünyanın en tatlı insanlarıdır. Rabb'im bana onları bir mükafat olarak vermiş. Sarılıp 'Anneciğim' demeleri bana yetiyor, her şeyi unutturuyor." diye konuştu.

- "Doktora bile tek başımıza götüremiyoruz"

Saylan, eşinin 14 yıl önce hüküm giyerek cezaevine konulduğunu, o günden sonra çocuklarına hem annelik hem babalık yaptığını söyledi.

Mert ve Murat'ın gezmeyi çok sevdiğini ancak imkanları kısıtlı olduğundan bunu gerçekleştiremediklerini anlatan Saylan, "Doktora bile tek başımıza götüremiyoruz. Bir yerleri gezmek istedikleri zaman yapamıyoruz. Çünkü arabamız yok. Dolmuşla götürünce de sıkıntı oluyor. Gezmek istediklerinde sadece eve yakın marketlere alışverişe gittiğimde götürüyorum." ifadelerini kullandı.

- "Kendi ayaklarının üstünde durabilsinler"

Çocuklarında konuşma bozukluğu olduğuna dikkati çeken Saylan, uzatılacak bir yardım eli ile bunları aşabileceklerini ifade etti. İkizlerin aldığı eğitimlerin yeterli seviyede olmadığını dile getiren Saylan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şu anda biz sadece tek başımıza mücadele vermeye çalışıyoruz. Başka kimsemiz yok. Çocuklarımın daha güvenli bir yerde olmalarını ve bensiz bir hayata atılmalarını görmek istiyorum. Ben bugün varsam yarın yokum. Bunlar daha düzgün bir yerde iş sahibi olsunlar. Öz bakımları konusunda kendilerini geliştirebilecekleri yerler istiyorum. Benim istediğim, üniversite bitirsinler falan değil sadece kendi ayakları üstünde durabilecekleri bir eğitim alarak iş sahibi olmalarıdır. Yani şu an için her şeyleri benim. Diyorum ya onları tek başına bakkala bile gönderemiyorum. Okuma yazma bilmiyorlar. En çok korktuğum da bu. Çünkü ben olmasam adres bilmezler. Birileri elimizden tutsun, sadece çocuklarıma iş imkanı sunsunlar. Bunlar öğrenebilecek kapasiteye sahip çocuklar. "

- "Onlar bizim hayat garantimiz"

Diğer engelli annelerine de seslenen Saylan, "Onlar bizim geleceğimizdir. Onlar bizim dünyamızdır. Onlar bizim hayat garantimizdir. Bir anne özveride bulunmalı ki anne olduğunu bilebilmelidir. Sağlıklı çocuğa kim olsa bakar. Ama önemli olan bu çocuklara bakmak, onlarla birlikte hayat mücadelesi verebilmektir. Çok şükür ben mücadelemi elimden geldiği kadar veriyorum." ifadelerini kullandı.

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.