"Su Kaynaklarının Sayısallaştırılması Projesi"

- Orman ve Su İşleri Bakanı Eroğlu: - "Su ile alakalı bütün verilerin elimizde hazır olması lazım. Elimizde veri olmadan suyu yönetmek mümkün değildir. Dolayısıyla kurak dönemlerde, riskli zamanlarda, suyu yönetmek için elimizde sağlıklı veriler olması lazım. Bu proje bu bakımdan çok önemli" - "Belediyeleri sıkı kontrol edeceğiz. Dolayısıyla su kayıp ve kaçaklarını bir an önce azaltıp, suyu sağlıklı bir şekilde vatandaşa ulaştırsınlar"

28 Şubat 2018 Çarşamba 14:39

ANKARA (AA) - Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, "Su ile alakalı bütün verilerin elimizde hazır olması lazım. Elimizde veri olmadan suyu yönetmek mümkün değildir. Dolayısıyla kurak dönemlerde, riskli zamanlarda, suyu yönetmek için elimizde sağlıklı veriler olması lazım. Bu proje bu bakımdan çok önemli." dedi.

Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından, Balgat'ta bir otelde düzenlenen "Su Kaynaklarının Sayısallaştırılması, Tipoloji, Kütle ve Risk Çalışmalarının Yapılarak İzleme Programlarının Hazırlanması Projesi"nin başlangıç toplantısına katılan Eroğlu, projenin Türkiye için büyük önem taşıdığını belirterek, hayırlı olmasını diledi.

Eroğlu, su kaynaklarının sayısallaştırılması, tipoloji, kütle ve risk çalışmalarının ortaya konmasının önemine dikkati çekerek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Çünkü su hayattır. Biz su zengini bir ülke değiliz. Fakir de demeyeceğim ama eğer suyumuzu akıllı şekilde yönetirsek bu su bize yeter. Akıllı şekilde yönetilmezse, geçmişte biliyorsunuz bütün şehirler susuz kaldı. Ama akıllı şekilde yönettiğimiz için az suyla sıkıntı doğurmadan yönetiyoruz. Bunun için de bu gibi çalışmaların olması, elimizdeki bütün verilerin sağlıklı bir şekilde elde edilmesi ve bunlara kolay bir şekilde ulaşılabilmesi lazım."

Türkiye'de yağışların mevsim ve bölgelere göre değişiklik gösterdiğini belirten Eroğlu, "Bizde su talebi en çok yaz aylarındadır. Çünkü kışın sulama yok, yazın var. Suyumuzun yüzde 70'ini yaklaşık 40 milyar metreküpünü sulama suyu için kullanıyoruz. Yılda 7 milyar metreküpü içme suyu, 7 milyar metreküpü de sanayiye su temini için kullanıyoruz. Yazın yağış yok. Dolayısıyla kışın yağan yağışları biriktirmemiz gerekiyor. Bunun için barajlar yapıyoruz." dedi.

Bakan Eroğlu, Rize'de yıllık 2 bin 500 milimetre yağış düşerken, Konya'nın Karapınar ilçesine 250 milimetre yağış düştüğüne işaret ederek, "Su ile alakalı bütün verilerin elimizde hazır olması lazım. Elimizde veri olmadan suyu yönetmek mümkün değildir. Dolayısıyla kurak dönemlerde, riskli zamanlarda, suyu yönetmek için elimizde sağlıklı veriler olması lazım. Bu proje bu bakımdan çok önemli." ifadesini kullandı.

- "Atık suların arıtılması, yüzde 90-95 seviyelerine ulaşacak"

Türkiye'nin atık suyu toplayıp, arıtmada yüzde 85'e ulaştığını vurgulayan Eroğlu, yakın zamanda atık suların toplanıp arıtılmasında yüzde 90-95 seviyelerine ulaşmayı hedeflediklerini bildirdi. Eroğlu, Türkiye'nin suyunu akıllıca yönetmesi gerektiğini söyleyerek, kışın yağan yağmurun biriktirilmesi, sulamaların yağmurlama ve damlama şeklinde yapılması ve su kayıplarının azaltılması gerektiğinin altını çizdi.

- "Belediyeler su kayıplarını yüzde 30'un altına çekmeli"

Bazı şehirlerin su şebekelerindeki kayıpların yüzde 60'a yakın olduğuna işaret eden Eroğlu, belediye başkanlarının şehirlerindeki su kayıplarını azaltmalarının önemine değindi. Eroğlu, belediyelerin su kayıp ve kaçaklarını yüzde 30'un altına indirmeleri gerektiğine dair yönetmelik olduğu hatırlatarak, "Bir belediye başkanının en önemli vazifesi, vatandaşına sağlıklı ve yeterli miktarda suyu ulaştırmaktır. Biz, suyu getiririz ama suyun dağıtımı belediyenin asli vazifesidir." dedi.

Bakan Eroğlu, yönetmelik gereği, büyükşehir ve il belediyelerinin su kayıp ve kaçaklarını yüzde 30'un altına indirmeleri için verilen sürenin 2019'da dolacağını anımsatarak, "Belediyeleri sıkı kontrol edeceğiz. Dolayısıyla su kayıp ve kaçaklarını bir an önce azaltıp, suyu sağlıklı bir şekilde vatandaşa ulaştırsınlar." ifadesini kullandı.

- "Vatandaşlara su sıkıntısı yaşatmayacağız"

Eroğlu, bir kaç gün önce Türkiye'deki tüm illerin su durumunu gözden geçiren bir toplantı yaptıklarını belirterek, Türkiye'nin tüm illerinde su sıkıntısı yaşanmaması için gerekli tedbirleri aldıklarını ve vatandaşlara su sıkıntısı yaşatmayacaklarını söyledi.

Su kaynaklarının korunması için birçok çalışma yaptıklarını vurgulayan Eroğlu, şunları kaydetti:

"Problemi çözmek için büyük düşünmek gerekir. Kısa vadeli, palyatif çözümler, en kötü çözümlerdir. Biz bütün projelerimizi 2040, 2050, 2060 yılına kadar yetecek şekilde planlıyoruz. Yani kısa vadeli değil, orta ve uzun vadeli çalışmalar yapıyoruz."

- "Barajlardaki doluluk oranı, ortalama yüzde 40"

Konuşmasının ardından toplantı salonunun dışında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Eroğlu, barajlardaki doluluk oranıyla ilgili soruya ilişkin, şunları söyledi:

"Şu anda barajlardaki doluluk oranı ortalama yüzde 40 civarına yaklaştı ama yağışlarımız devam ediyor. Biz il, il çalıştık. Türkiye'deki 81 ilin su durumunu daha dün arkadaşlarımızla birlikte teker teker ele aldık. Şuanda sadece 4 ilde tedbir almamız gerekiyor. Oralarda da bir sıkıntı olmayacak."

Tedbir aldıkları 4 ilin hangileri olduğuna ilişkin soruya Eroğlu, Kilis, Adıyaman ve Gaziantep illerinde, Suriye'den gelen sığınmacılar sebebiyle su sıkıntısı yaşanmaması adına tedbirler aldıklarını belirtti. Eroğlu, ismini vermediği dördüncü ilin ise su sıkıntısının büyük olmadığını, gerekli tedbirlerin o il için de alındığını kaydetti.

Proje kapsamında, Türkiye'nin tüm yer üstü su kaynakları, 1/25 bin ölçeğinde sayısallaştırılacak. Su kütlelerinin tip kriterleri oluşturularak, 25 havzada toplam 15 bin nehir ve 350 göl noktasında kapsamlı bir arazi çalışması ile Türkiye için yer üstü su kütleleri belirlenecek. Havza izleme programları, elde edilen bilgiler ışığında güncellenecek. Türkiye'de tüm kurum ve kuruluşların çalışma ve projelerinde kullanılabilecek nitelikte, güvenilir ve güncel bir veri altlığı oluşturulacak.

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.