"Tüp bebek tedavisinde yeni yöntemler gebelik şansını artırıyor"

- Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Tüp Bebek Ünitesi Sorumlusu Prof. Dr. Ümit Özekici: - "Özellikle mikroçip teknolojisi ve sperm seçme tekniklerinde gelişmeler gebe kalma şansını artırıyor. Son dönemlerde uygulanan PRP yöntemi de kaliteli ve daha fazla sayıda yumurta elde etmemize olanak sağlıyor"

25 Temmuz 2019 Perşembe 10:43

İSTANBUL (AA) - Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Tüp Bebek Ünitesi Sorumlusu, kadın doğum uzmanı Prof. Dr. Ümit Özekici, özellikle mikroçip teknolojisi ve sperm seçme tekniklerindeki gelişmelerin gebe kalma şansını artırdığını belirterek, "Son dönemlerde uygulanan PRP yöntemi de kaliteli ve daha fazla sayıda yumurta elde etmemize olanak sağlıyor." ifadesini kullandı.

Özekici, dünyada ilk tüp bebeğin dünyaya gelmesinin 41. yılı dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, bir yıl içinde gebe kalamayan çiftlerin yardımcı üreme yöntemlerine başvurmalarını önerdiklerini bildirdi.

Türkiye’de ilk tüp bebeğin dünyaya geldiği 1989 yılından bu yana teknoloji ile gebelik oranında önemli artışlar sağlandığını belirten Özekici, "Özellikle mikroçip teknolojisi ve sperm seçme tekniklerinde gelişmeler gebe kalma şansını artırıyor. Son dönemlerde uygulanan PRP yöntemi de kaliteli ve daha fazla sayıda yumurta elde etmemize olanak sağlıyor." değerlendirmesinde bulundu.

Embriyolarda uygulanan genetik tarama testlerinin de sağlıklı bebeklerin doğmasında etkili bir yöntem olduğunu vurgulayan Özekici, "Embriyo transferi yapılmadan önce başvurulan genetik tanı işlemleri sonucunda tespit edilen sağlam embriyolar sayesinde hem sağlıklı bebek doğumları hem de gebe kalma şansını artırmaktayız." ifadesini kullandı.

- "Hasta herhangi bir acı hissetmiyor"

Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde 2013 yılında kurulan Tüp Bebek Merkezi’nde bugüne kadar 5 bin işlem uygulandığını aktaran Prof. Dr. Ümit Özekici, kişiye özel tedavi yöntemleri uyguladıklarını bildirdi.

Mikroenjeksiyon, TESE ve IMSI yöntemlerinin yanı sıra başarı oranlarını artıran "sperm chip" ve "PRP" yöntemlerine değinen Özekici, şunları kaydetti:

"Özellikle ortopedi ve plastik cerrahi alanlarında kas, iskelet ve kemik hasarlarının tedavisinde doku tamirine yardımcı olabilmesi amaçlı olarak kullanılan PRP (Platelet-Rich Plasma) yönteminde, trombosit ve büyüme faktörleri yönünden zengin plazma tedavi edilecek organ veya dokuya uygulanır. PRP uygulamasını tüp bebek alanında ise yumurtalık dokusunun gençleştirilmesi ve rahim iç zarının kalınlaştırılması tedavisinde kullanıyoruz. PRP rahim içerisine uygulanacaksa hastaya anestezi verilmiyor çünkü acısız bir işlem... Yumurtalık içerisine uygulayacaksak anestezi altında gerçekleştiriyoruz ve yine hasta herhangi bir acı hissetmiyor."

Özekici, erkek kısırlığının en büyük nedeni olan sperm azlığı veya düşüklüğünde doğru seçim yapmak içinse mikroçip teknolojisini kullanmaya başladıklarını belirterek, "Kadının rahim ağzında mucus bulunur. Mucus, bir çeşit filtre gibi, sağlıklı spermlerin rahme geçişine izin verir. En sağlıklı, şekilleri en düzgün, en hareketli, DNA yapıları en iyi olanlar kanalı aşar ve yumurtalar döllenir, embriyon elde edilir." ifadelerini kullandı.

- "İdeali 40 yaş ve altı"

Prof. Dr. Ümit Özekici, günümüzde ileri yaşlarda tedavi denemelerinin arttığını da aktararak, "Hastanın yumurtası ve sperm olduğu sürece tüp bebek tedavisi yapabiliyoruz. Fakat ideal yaş 40 yaş ve altıdır. Çünkü gebe kalma şansı daha yüksektir." değerlendirmesinde bulundu.

Özekici, ayrıca tüp bebek tedavisi uygulanacak çiftlerin fazla kiloları vermesi, alkol ve sigara tüketimini bırakması, taze meyve ve sebzeyle beslenmesi gerektiğini belirterek, tüp bebek tedavisi ile gebe kalan hastaları, engelleyici bir sağlık sorunu yoksa, normal doğuma yönlendirdiklerini bildirdi.

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.