Sinan Burhan Yazdı!

Gazeteci Yazar Sinan Burhan'ın bugünkü köşe yazısı...

11 Ağustos 2018 Cumartesi 09:04
Sinan Burhan Yazdı!

Bugünlerde “dolar aşağı, dolar yukarı” tartışmaları var. Kimileri “dolar düşecek” derken. kimileri “dolar alıp başını gidecek” diyor. Ekonomi üzerinden karamsarlık aşılanıyor. Peki, ben de size sormak isterim ekonomik kriz planını kim niçin uyguluyor? Türkiye direnmezse başına neler gelir sıralayalım. “ABD’ye teslim olalım” diyen çevrelere şunları sormak isterim. Bugüne kadar ABD’nin her dediğini yapmış bir ülke iflah olmuş mudur? ABD politikalarına gönülden evet diyen hangi ülke büyümüştür. ABD’ye kuklalık yapan hangi lider ayakta kalmıştır?

Irak Devleti yıllarca Saddam döneminde ABD adına İran’la savaştı. Yüzbinlerce insan bu savaşlarda canını kaybetti. Daha sonra Irak, Saddam bahanesiyle işgal edildi. Saddam Hüseyin’e önce Kuveyt’e gir dediler. ABD elçisi, Saddam Hüseyin’e, “Kuveyt’i işgal et” dedi. Sonuç ne oldu? Kuveyt’i işgal ettiren ABD hemen Irak’a müdahale etti. ABD’nin her dediğini yapan Saddam Hüseyin idam edildi. Irak paramparça hale getirildi.

Libya lideri Kaddafi’ye Paris’in ortasında çadır kurduran Batılılar daha sonra Libya’nın parasına çökmek için bu ülkeyi parçaladılar. Kaddafi otoriter bir adamdı. Tüm Avrupalı liderler Kaddafi’yi ayakta karşılıyorlardı. Libya’nın petrol paraları için numaradan ilgi gösteriyorlardı. Paris’te çadır kurduran Fransa daha sonra Libya’yı bombaladı.

Laik ve seküler bir lider olan Beşar Esat başlarda demokrasi kahramanı olarak kamuoyuna sunuldu. “Eşi modern bir kadın, tıpkı bir batılı” dediler. Daha sonra İsrail’in güvenliği için Esat’ı da gözden çıkardılar. Avrupalı ülkeler hani laiklik diyorlardı. Hani çağdaşlık diyorlardı. Kendi çıkarları söz konusu olunca gözleri hiçbir şeyi görmüyorlar.

Demem o ki bölgede İsrail’in çıkarlarını gözetmek için çaba sarf ediyorlar. Sırada Türkiye ve İran var. Bu iki istikrarlı ülkeyi de istikrarsızlaştırmak istiyorlar. Türkiye ABD’nin her istediğini de yapsa yine ülkemizi parçalamaktan vazgeçmeyecekler. İç savaş ve bölünmüş bir Türkiye istiyorlar. Bu gerçekleri kabul edelim.

Bu arada tüm yazılarımda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ABD ile bizi çatıştırmak isteyenler konusunda uyarılar yaptım. Aman ülke olarak ABD ile restleşmeyelim. Bazı klavye mücahitlerinin aklıyla hareket etmeyelim dedim. Dış politika trol diliyle kotarılamaz dedim. Bizim alternatifimiz Çin ve Rusya olamaz dedim. Akıl ve sağduyuyu bırakmayalım dedim. Zaten Cumhurbaşkanımız da aynısını yapıyor. ABD ile yapıcı ilişkileri sürdürme niyetinde.

Ama bu önerilerim gerçekleri değiştirmiyor. Dolardaki artış belki bizi ekonomik olarak fakirleştirebilir. Ancak güvenli ve huzurlu bir ülke olma hakkımızı elimizden alamazlar. Biz bu adamlara teslim olsak zaten bizi Suriye yapacaklar. Ülkemizi parçalayacak ve iç savaş çıkartacaklar. O nedenle bize operasyon çekiyorlar. Belki biraz canımız acıyabilir. Ancak bağımsız bir ülke olmamızı engelleyemezler. Ya olacağız ya da öleceğiz. Asla köle olmayacağız.

 Bakın Suriye’ye bir sabah kalktı çocuklar okula gidemedi. Bir sabah doktor hastaneye gidemedi. İşçi fabrikasına gidemedi. Küresel emperyalizm bölgeyi kan gölüne çevirdi. O nedenle dik duracağız. Teslim olmayacağız. Eminim yarınlarımız daha güzel olacak. Özgür ve güçlü bir ülke olarak yola devam edeceğiz.

Bu noktada önemli bir uyarı yapmak isterim. Bu krizlerden birlik ve bütünlük içinde çıkabiliriz. Toplumsal barışı sağlamalıyız. Kendini öteki olarak görenlere yanılıyorsunuz demeliyiz. Hukuk alanında varsa eksikliklerimiz tamamlamalıyız. Bir devletin imanı adalettir. Adil bir devlet noktasında eksiklikler varsa giderilmelidir. Demokrasi alanında bir tıkanıklık varsa giderilmelidir. ABD ve yandaşlarının sorun oluşturabileceği tüm alanları çözmeliyiz. Böyle yaparsak daha güçlü bir ülke oluruz. 

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.