Bozdağ'ın Çandır mitingi

- Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ: (2) - "Hep beraber Demirtaş'a özgürlük istiyorlar. Şimdi CHP kalkmış, propaganda yapıyor, her CHP'li aile oyundan birini HDP'ye versin, baraj riski varmış. Ben Çandır'da CHP'ye oy vermiş bütün kardeşlerimin vicdanlarına soruyorum, PKK'nın uzantısı, HDP'nin meclise girmesini Türkiye için tehlike ve tehdit olarak görmeyen ama AK Parti'nin, sizin evlatlarınızın meclise girmesini tehlike ve tehdit olarak gören bir CHP, Atatürk'ün, İnönü'nün CHP'si olabilir mi?" - "Şimdi birileri çıkmış 'oyları ayıralım' diye propaganda yapıyor. Cumhurbaşkanımızı sevenlere Cumhurbaşkanımızı külliyede yalnız bıraktırmayı istiyorlar. 'Onun Cumhurbaşkanlığını engelleyemedik ama hiç olmazsa parlamentodaki çoğunluğu engelleyerek, onu güçsüz ve etkisiz getirelim, elini, ayağını bağlayalım' diyorlar. Hesap bu"

19 Haziran 2018 Salı 17:24
Bozdağ'ın Çandır mitingi

YOZGAT (AA) - Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, "Hep beraber Demirtaş'a özgürlük istiyorlar. Şimdi CHP kalkmış, propaganda yapıyor, her CHP'li aile oyundan birini HDP'ye versin, baraj riski varmış. Ben Çandır'da CHP'ye oy vermiş bütün kardeşlerimin vicdanlarına soruyorum, PKK'nın uzantısı, HDP'nin meclise girmesini Türkiye için tehlike ve tehdit olarak görmeyen ama AK Parti'nin, sizin evlatlarınızın meclise girmesini tehlike ve tehdit olarak gören bir CHP, Atatürk'ün, İnönü'nün CHP'si olabilir mi?" dedi.

Bozdağ, seçim çalışmaları kapsamında partisince Yozgat'ın Çandır ilçesinde düzenlenen mitingde, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in iade talebine ilişkin "Amerika'dan arandığı" söylemini hatırlattı.

Bu konuda Türkiye'nin suçlanmaya çalışıldığını ifade eden Bozdağ, şöyle konuştu:

"Türkiye FETÖ ile ilgili 'eksik yaptı, şöyle böyle yaptı' diyorlar. Hemen televizyona bağlanıyor, Türkiye’yi suçluyor. Biz ‘eksik yok, yanlış yok’ dedik. Yalan söylüyorsunuz. Biz işimizi tam yaptık. Bizden belge istedi. Diyorum ki 'Seni Amerikalılar aradı, Amerika'dan, Amerikalılardan belge istedin mi?' Yok. Ama Türkiye devletine gelince bizden belge istedi. Belgeleri gösterdik, ona rağmen başka türlü bir çark yaptı, Genel Başkanı da onu tekzip etti. 'Türkiye tam yapmış işini' dedi. Şimdi bakın, telefonla kullanıyorlar. Tayyip Erdoğan'ı niye istemiyorlar? Tayyip Bey'i kullanamıyorlar. Milletin, devletin hukuku olduğu zaman Tayyip Bey bir dünyayı karşıya almaktan çekinmiyor ama öbürünü Amerika'dan arayan Amerikalı telefonla istediği istikamette sevk ve idare edip Türkiye'nin gündemini değiştittirebiliyor. Telefonla yönetilen biri Türkiye'yi yönetebilir mi? Milletin gözüne bakacaksın, Amerika'nın telefonuna kulak vermeyeceksin, milletin sözüne kulak vereceksin. Recep Tayyip Erdoğan milletin sözüne kulak veren bir liderdir."

- "Hep beraber Demirtaş'a özgürlük istiyorlar"

Bozdağ, Millet İttifakı'nda bir araya gelen partilerin benzer noktalarının olmadığını ve aralarındaki 100 konudan birinde benzerlik bulunmadığını savunarak, şunları söyledi:

"İttifaka bakın, bir resmi müttefikler var bir de HDP var. Buradan çok net söylüyorum, HDP bu ittifakın resmi müttefiki, gönüllü olarak hepsinin ortak müttefikidir. Neden resmi ittifakta yok? Yozgatlılar, Çandırlılar milliyetçidir, muhafazakardır, terör örgütünün uzantısıyla yan yana gelenlere destek olmazlar diye milleti kandırmak, aldatmak için mühendislik yaptılar. Hep beraber Demirtaş'a özgürlük istiyorlar. Şimdi CHP kalkmış, propaganda yapıyor, her CHP'li aile oyundan birini HDP'ye versin, baraj riski varmış. Ben Çandır'da CHP'ye oy vermiş bütün kardeşlerimin vicdanlarına soruyorum, PKK'nın uzantısı, HDP'nin meclise girmesini Türkiye için tehlike ve tehdit olarak görmeyen ama AK Parti'nin, sizin evlatlarınızın meclise girmesini tehlike ve tehdit olarak gören bir CHP, Atatürk'ün, İnönü'nün CHP'si olabilir mi? 'Terörün uzantıları, terör örgütünün belirlediği adaylar meclise girsin ama AK Partili'ler meclise girmesin.' Atatürk, İnönü hayatta olsaydı bunların PKK severliğini, PKK'nın partisi HDP severliğini görseydi bunların genel başkanlarını da cumhurbaşkanlarını da partiye koymaz, 'Bura Atatürk'ün, İnönü'nün partisi, Apo'nun partisi değil.' diye kovalardı onları."

Diğer partileri motive eden, bir araya getiren tek şeyin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a duydukların kin, nefret ve düşmanlık olduğunu belirten Bozdağ, bu ittifakın Millet İttifakı değil, milletin adamı Recep Tayyip Erdoğan'a duyulan kin, nefret ve düşmanlık ittifakı olduğunu aktardı.

Bozdağ, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, PKK'nın, FETÖ'nün, DEAŞ'ın, diğer terör örgütlerinin belini kırdığını, Suriye'nin kuzeyinde terör koridoru ve terör devleti oluşmasına engel olduğunu, Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı Harekatı'nı yaptığını hatırlatarak, şöyle konuştu:

"Savunma sanayisinde dışa bağımlılığı azaltarak yanlış mı yaptı? Toplu konutla Türkiye'yi dolaştırarak hata mı etti? Hızlı tren, havaalanını Türkiye'nin birçok yerine götürerek yanlış mı yaptı? Hangi yanlışı yaptı? Birinin çıkıp bunu söylemesi lazım. Recep Tayyip Erdoğan, Türk milletinin ve Türkiye Cumhuriyeti devletinin menfaati olduğu zaman değil, Amerika'sı Avrupa'sı bir dünyayı karşına almaktan çekinmeyen cesur, yiğit bir vatan evladıdır. 'Amerika'yı niye karşısına alıyor?' diyor. Adam, Suriye'nin kuzeyinde terör devleti kurmak istiyor, 5 bin tır silah vermiş, 2 bin kargo uçağı silah veriyor, eğitiyor. Ne yapacak? CHP'liler memnun olsun diye aramızı sıcak mı tutacağız? Müdahale etmeyecek miyiz? 'Ey Amerika, neden bunu yapıyorsun' demeyecek miyiz? İsrail'in başkentini Kudüs ilan ediyor. Kudüs bizim içinde kıymetli. Ne yapacağız şimdi, 'Amerika'nın dediği olsun, aman Türkiye'de bazıları rahatsız olmasın' diye, Amerika, 'ben oraya başkent olarak ilan ediyorum' dediğinde biz dünyayı ayağa kaldırmayacak mıyız? FETÖ'yü himaye ediyor, Türkiye'ye iade etmiyor, orada besliyor, semirtiyor, biz 'ey Amerika, sen bu FETÖ'yü niye besliyorsun, niye semirtiyorsun' deyip, Türkiye'nin ve Türk milletinin hukukunu korumayacak mıyız? Bizim aleyhimize iş yapanlara 'yanlış yapıyorsunuz' demeyecek miyiz? Bunu dediğimiz zaman aramız bozuluyormuş. Bozulsun kardeşim. Biz milletimizin, devletimizin hukukunu koruyalım, Allah bize yardım eder, aziz milletimiz bize yardım eder. Biz bunu gördük, bunu yaşadık."

Bu zamana kadar her alanda Türk milletinin ve devletinin hukukunu koruduklarını anlatan Bozdağ, "Atatürk bunlar gibi düşünseydi o zaman yurdun dört bir yanı düşman işgalindeydi. Silahımız da yoktu, meydan okuya bilir miydi? Bunlar Atatürk'ün peşinden gitmiyor. Atatürk Samsun'a çıkıp bir dünyaya meydan okudu mu? Anadolu'daki bütün düşmanları kovaladı mı? Türkiye'yi kurdu mu? O zaman bunlar gibi düşünseydi mandalığı kabul ederdi, Türkiye başka bir şey olurdu. Eğer siz milletinizin, devletinizin hukukunu korumak için bedel ödemeyi göze alamazsanız ne milletimiz kalır ne devletimiz kalır ne de vatanınız kalır. Hepsini kaybedersiniz. Biz milletimizin ve devletimizin hukukunu koruduk, korumaya devam edeceğiz. Bundan hiç endişeniz olmasın. Ondan dolayı diyorum ki bu kin, nefret ve düşmanlık ittifakına Çandırlılar, Allah için pirim vermeyin. Türkiye için pirim vermeyin." diye konuştu.

- "Cumhurbaşkanımızı Külliye'de yalnız bıraktırmayı istiyorlar"

Türkiye'nin Recep Tayyip Erdoğan gibi liderlere ihtiyacı olduğunu belirten Bozdağ, kine, nefrete, düşmanlığa ve bunun etrafında ittifak yapanlara değil, sevgi saygı, millet, devlet, bayrak için her şeyi göze alanlara ihtiyaç duyduğunu ifade etti.

24 Haziran seçimlerinde güçlü cumhurbaşkanı ve güçlü parlamentonun önemine vurgu yapan Bozdağ, "Bir dünya Tayyip Bey'e karşı çıkıyor. Ayın 24'ünde es kaza bir olumsuzluk çıkarsa emin olun Paris bayram yapar. Ankara'da CHP'lilerden daha çok Tel Aviv'dekiler sevinir. Bundan hiç endişeniz olmasın." dedi.

Sandığa gidecek seçmenleri uyaran Bozdağ, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Peki onlar niye seviniyor? Tayyip Bey Türkiye'nin lehineyse sevinirler mi? Tayyip Bey'in kaybetmesi onları memnun ediyorsa onun kazanması da bu milleti, bu devleti memnun edecektir. Ben inanıyorum ki Çandırlı kardeşlerim gönülden bir kez daha evlatlarına, Tayyip Erdoğan ve yol arkadaşlarına sahip çıkacaktır. Eğer güçlü bir devlet olacaksak güçlü bir hükumetimizin olması lazım. Hükumetimiz güçlü olacaksa arkasında güçlü bir parlamento desteği olması lazım. Eğer hükumetin arkasında güçlü parlamento desteği yoksa ortada güçlü bir hükumet de olmaz, güçlü bir Türkiye de olmaz. AK Parti'nin parlamentoda salt çoğunluğun üzerinde milletvekiliyle temsili güçlü bir hükumetin varlığını ortaya koyacaktır. Şimdi birileri çıkmış, 'oyları ayıralım' diye propaganda yapıyor. Cumhurbaşkanımızı sevenlere, Cumhurbaşkanımızı külliyede yalnız bıraktırmayı istiyorlar. 'Onun Cumhurbaşkanlığını engelleyemedik ama hiç olmazsa parlamentodaki çoğunluğu engelleyerek, onu güçsüz ve etkisiz getirelim, elini, ayağını bağlayalım' diyorlar. Hesap bu. Onun için HDP'nin barajı geçmesi için uğraşıyorlar, onun için Kandil'e olan operasyondan rahatsız oluyorlar. Orada teröristler etkisiz hale getirilirse zafer olursa halk Tayyip Erdoğan'a daha çok oy verir diye Türkiye'nin zafer kazanmasını istemiyorlar. Türkiye'yi düşünseler bunu yaparlar mı? O yüzden Allah için oylarımızı ayırmayalım. Biri gelir size, 'ben de AK Parti'liyim, ben böyle oy vereceğim ama parlamentoda başka yere oy vereceğim' derse vallahi inanmayın, billahi inanmayın. O, AK Parti'li değildir. Oyunu da bir defa dahi AK Parti'ye vermemiştir. Güçlü Türkiye için cumhurbaşkanlığında Recep Tayyip Erdoğan'ın resminin altına 'evet' mührünü basalım ve güçlü Türkiye için milletvekilliğinde oy pusulasında AK Parti'nin ampulünün altına 'evet' mührünü basalım."

(Bitti)

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.