"Türkiye 3 yıldır dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapıyor"

- UNHCR Türkiye Dış İlişkiler ve İletişim Müdürü Ünal: - "Türkiye 3 yıldır dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapıyor. Bu mültecilerden en fazlası da Suriyelilerden oluşuyor. 3,7 milyon, neredeyse 4 milyona ulaşan kişi şu anda Türkiye'de uluslararası koruma altında. Bunlar 91 farklı milliyetten insanlar"

21 Aralık 2017 Perşembe 14:19

KONYA (AA) - Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) Türkiye Dış İlişkiler ve İletişim Müdürü Selin Ünal, "Türkiye 3 yıldır dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapıyor. Bu mültecilerden en fazlası da Suriyelilerden oluşuyor. 3,7 milyon, neredeyse 4 milyona ulaşan kişi şu anda Türkiye'de uluslararası koruma altında. Bunlar 91 farklı milliyetten insanlar." dedi.

Ünal, Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneğince bir otelde düzenlenen, "Konya’daki Mülteciler ve Yerel Halk Arasındaki Sosyal Uyum Konusunda Birinci İstişare Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, göçmen ve mülteci kavramları arasındaki farkın anlatılması ve anlaşılması gerektiğini söyledi.

Mültecilerin, ülkelerinden zorunlu olarak göç etme durumunda kaldığını ve başka şanslarının olmadığını belirten Ünal, "Dünyada özellikle son 10-15 yılda sonlanmayan çatışmalar var. Yerinden edilme şu anda küresel olarak rekor düzeyde. Dünyada 65 milyon insan bir şekilde hareket halinde ve zorunlu olarak göç etme durumunda olanlar var. Mülteciler, bu 65 milyon içinde 20 milyon civarında kişiyi temsil ediyor." ifadelerini kullandı.

Mültecilerin, ülkelerine döndüklerinde hayati tehlike yaşadığına dikkati çeken Ünal, şöyle devam etti:

"Mültecilere ilişkin uluslararası bazı anlaşmalar var. Ülkelerin de bu anlaşmalara karşı sorumlulukları bulunuyor. Böyle bir durumda canımızı kurtarmak için sığınma hakkımız var. O yüzden göçmen ve mülteci kavramının karıştırılması tehlikeli bir durum. Çünkü göçmen olarak adlandırdığınız zaman, o insanların ülkelerine geri dönebilme lüksleri ya da durumlarının olabildiğini kabul ediyorsunuz."

- "Türkiye'de çok cömert bir müdahale var"

Ünal, Türkiye'nin mülteciler konusunda dünyaya örnek teşkil ettiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye 3 yıldır dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapıyor. Bu mültecilerden en fazlası da Suriyelilerden oluşuyor. 3,7 milyon, neredeyse 4 milyona ulaşan kişi şu anda Türkiye'de uluslararası koruma altında. Bunlar 91 farklı milliyetten insanlar. Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından bu konudaki sorumluluklar ilk günden beri sahiplenilmiş durumda. Türkiye'de çok cömert bir müdahale var. Türk halkının mültecilere karşı sergilediği olumlu tutumun sürmesi gerekiyor. İki gün önce Kilis'teydik. 90 bin nüfuslu Kilis'te yaklaşık 130 bin Suriyelinin olduğu söylendi. Bu insanlar aynı yerde hastaneye gidiyor, çocukları bir şekilde dil eğitimiyle desteklemeye çalışıyorsunuz. Geçici eğitim merkezlerinden genel eğitime entegre etmeye çalışıyorsunuz. Bu uyum mekanizması çok zor ama Kilis halkı bunu kabullenmiş durumda. Bunu cömertçe devam ettiriyorlar."

- "Türkiye'nin daha fazla yardıma ihtiyacı olduğunu ifade ediyoruz"

Mülteciler konusunda tüm ülkelere sorumluluk düştüğünün altını çizen Ünal, "Birleşmiş Milletler olarak devletlerle, sivil toplum kuruluşlarıyla farklı planlar yapıyoruz ve mülteciler için finansman çağrısında bulunuyoruz. Bu bağlamda her zaman, Türkiye'nin daha fazla yardıma ve desteğe ihtiyaç içinde olduğunu ifade ediyoruz." diye konuştu.

Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği Genel Koordinatör Yardımcısı Kadir Beyaztaş da Türkiye'de, Suriyeli sığınmacıların yanı sıra başka milletlerden sığınmacılarda da ciddi artış yaşandığını anlattı.

Bu artışın, Türkiye'nin hem bir geçiş ülkesi hem de yaşam standartları yüksek bir cazibe merkezi olmasından kaynaklandığını söyleyen Beyaztaş, Türkiye'de uluslararası koruma ve geçici koruma statüsü altındakilerin önemli kısmının kadınlar ve çocuklardan oluştuğunu aktardı.

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.