Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kudüs Platformu Sempozyumu'nda konuştu.
Cumhurbşakanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Filistin'in kahraman gençlerini, her biri cesaret abidesi olan vakur insanları selamlıyorum. 15 Temmuz'da bizim için ellerini semaya açan, Harem-i Şerif'e koşan tüm Filistinli kardeşlerimize minnettarlığımızı sunuyorum. İlk kıblemiz olan Mescid-i Aksa'ya sahip çıkmak, sadece Filistinli çocukların görevi değildir.
"1948'den beri devam ediyor"
Kudüs, Daru's Selam'dır. Kudüs, tüm insanlığın aynasıdır. Miraç hadisesiyle Müslümanların da arş-ı alaya açılan kapıdısır.
Temsil ettiğiniz milletlerin vicdanının sesi olarak İstanbul'dasınız. Kudüs'ün yalnız olmadığını, dost düşman herkese ilan ettiniz. Platformun daha da güçleneceğine inanıyorum.
"Sadece Müslümanların"
1948 yılından bu yana Filistinli kardeşlerimize yönelik baskıcı ve ayrımcı tavırları artarak devam ediyor. Saldırılar pervasızlaşarak artıyor. Filistin gibi hayati bir konuda, yıllardır çözüm bulamayan bir kurumun, günümüz meselelerine çözüm bulması imkansız. Kudüs'te 3 dinin kutsal mekanları var. Ama Mescid-i Aksa'nın, Kubbetü's Sahra'nın yer aldığı Harem-i Şerif sadece Müslümanlara ait. İla nihaye öyle kalacak. Bu kapsamda, son dönemde yapılan ezan tartışmalarını son derece tehlikeli buluyorum.
"Ezana engel olmak sıkıntı çıkarır"
Ezan bir çağrıdır. Bu çağrılara engel olmak sıkıntılara sebep olacaktır. Müslümanlar olarak uluslararası plandaki bu tür çalışmalarla, Kudüs'teki binlerce yıllık tarihi ve kültürel mirasa sahip çıkmak durumundayız. Filistin devletini tanımamış tüm ülkelere bu adımı atma çağrısında bulunuyorum.
"Müslümanların yeterince ziyaret etmediğini görüyoruz"
Rabbimiz İsra suresinde Mescid-i Aksa'nın etrafını nurlandırdığını ve bereketlendirdiğini ifade ediyor. Peygamber Efendimiz de, hadisinde açık ve net bir şekilde "Yolculuk, 3 mescit için yapılır. Benim mescidim, Mescid-i Haram ve Mescid-i Aksa." Böyle açık ve net bir şekilde yol göstermiş. Buna rağmen, Mescid-i Aksa'ya gitmemeyi yadırgıyorum. Müslümanların Kudüs'ü ve Mescid-i Aksa'yı yeterince ziyaret etmediğini görüyoruz.
Mevcut BM sisteminin adalet getireceğine inanmıyorum, böyle bir sistemden adalet beklemiyorum. BM, Suriye meselesine çözüm bulabiliyor mu, Irak'ta var mı?