Milli Mücadele'nin ilk destekçilerinden Ankara halkı, Mustafa Kemal Paşa'yı 101 yıl önce bağrına bastı

- Türkiye Cumhuriyeti tarihinin ve Ankara'nın dönüm noktası olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 27 Aralık 1919 tarihinde kente gelişinin 101'inci yılı kutlanıyor - Ankara'nın güvenli bir merkez olması ve demir yolu bağlantısının bulunması gibi pek çok sebeple Mustafa Kemal Paşa, Sivas Kongresi'nden sonra buraya hareket etti - Vatanın düşman işgaline uğramasına ilk günden tepki gösteren Ankara halkı, Sivas'tan 9 günlük yolculuk sonunda kente ulaşan Mustafa Kemal Paşa ve Heyet-i Temsiliye üyeleri Dikmen sırtlarında büyük coşkuyla karşılandı - Atatürk, Nutuk'ta 27 Aralık 1919'u "Ulusumuzun gösterdiği birlik ve dayanç ülkemizin geleceğini güven altına alma konusundaki inancı sarsılmaz bir biçimde destekleyecek niteliktedir. Şimdilik Heyet-i Temsiliye merkezi Ankara'dadır" ifadeleriyle anlattı

26 Aralık 2020 Cumartesi 15:26
Milli Mücadele'nin ilk destekçilerinden Ankara halkı, Mustafa Kemal Paşa'yı 101 yıl önce bağrına bastı

ANKARA (AA) - Cumhuriyet tarihinin ve başkentin dönüm noktası olan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 27 Aralık 1919 tarihinde Ankara’ya gelişinin 101'inci yılı kutlanıyor.

Mustafa Kemal Atatürk’ün Ankara’yı önce Heyeti Temsiliye Merkezi ile Milli Mücadelenin üssü, ardından yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti seçmesinin nedenleri arasında, Anadolu'nun merkezinde, doğal ve coğrafi konumu ile stratejik yollar üzerinde bulunması, işgal altında bulunan yerlere yakın ve Karadeniz'de İnebolu, Akdeniz’de Antalya limanları ile bağlantılı olması, demiryolu ve telgraf şebekesinin yer alması bulunuyor.

Ankara halkı, vatanın düşman tarafından işgal edilmesine ilk günden tepki gösterdi, 1919 yılının nisan-mayıs aylarında kentte "Azmi Milli Cemiyeti" adı ile bilinen bir cemiyet kurulmuş ve işgaller karşısında halkın bilinçlendirilmesi için birtakım faaliyetlere girişti.

Bu cemiyetin daha sonra kurulan Ankara Müdafaa-i Hukuk-ı Milliye Cemiyeti ile birleşmesiyle 29 Ekim 1919 tarihinde teşekkül eden Ankara Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti, Heyet-i Temsiliye ve Mustafa Kemal Paşa’nın Ankara’ya geldiği tarihe kadar teşkilatlanmaya önem verdi ve milli faaliyetlerle irtibatlı olarak çalışmalarını sürdürdü.

Ankaralılar, İzmir’in Yunanlılar tarafından işgali üzerine 16 Mayıs 1919’da İstanbul’a protesto telgrafı çekti, 26 Mayıs 1919 günü de bir miting yaptı.

Mitingin ertesi günü Rıfat Efendi’nin başkanlığında bir toplantı yapılarak Ankara’da bir Kuva-yı Milliye birliği kurulmasına karar verildi. Kurulan müfreze birliğine kentte bulunan 400 jandarma talebesi, Ankara efelerinden bir grup ve civardan gelen 3 bin mahkum katıldı. Bunlar atlı ve yaya olarak techiz edilip Yunanlılarla savaşmak üzere gönderildi.

Tarihte son derece önemli bir yere sahip bulunan ancak Osmanlı Devleti'nin yıkılışına paralel olarak önemini kaybeden ve Anadolu’nun ortasında adeta unutulmuş olan Ankara, Mustafa Kemal Paşa’yı kucaklamaya ve onunla birlikte mücadeleye hazırlanıyordu.

- Sivas'tan Ankara'ya yolculuk

Mustafa Kemal Paşa, Heyet-i Temsiliye'nin Ankara'dan toplanmasının zaruri olduğunu görerek Sivas'tan Ankara'ya hareketini 16 Aralık 1919'da ilgililere bildirdi ve bu yolculuğun gizli tutulmasını istedi.

18 Aralık 1919'da 3 araba ile sabah 09.00'da Sivas’tan yola çıkılması, güzergahın Kayseri-Mucur-Hacı Bektaş-Kırşehir-Kaman-Behnan olması kararlaştırıldı.

21 Aralık 1919'da Mucur'a, ertesi gün Hacıbektaş'a, 24 Aralık'ta ise Kırşehir'e giden Heyet-i Temsiliye üyeleri ve Mustafa Kemal Paşa, Müdafaa-i Hukuk binası ve Gençler Derneğini ziyaret etti ve gençlere kurtuluş mücadelesi hakkında bilgi vererek destek istemişti. Heyet-i Temsiliye, yolculuk boyunca Kırşehir ve Kaman, Beyhan'a da ziyaretlerde bulundu.

- 9 günlük yolculuk sonrası Ankara

Samsun'da başlayan Kurtuluş mücadelesinde, Erzurum ve Sivas Kongrelerini toplayan Mustafa Kemal Paşa, Heyet-i Temsiliye üyeleriyle 9 günlük yolculuk sonrasında Sivas'tan 27 Aralık 1919'da Ankara'ya geldi.

Yeni bir devlet kurulmasıyla, o devletin başı olacak liderin karşılanması sırasında başvurulan eski bir Türk geleneğine dayanan "Seymen Alayı", 27 Aralık 1919 günü Mustafa Kemal Paşa ve beraberindeki Temsilciler Kurulunun Ankara'ya geldiği gün oluşturuldu.

Atatürk, beraberindeki heyete 27 Aralık'ta Dikmen sırtlarında yapılan karşılamayı, yıllar sonra, "Ankaralılar beni misli görülmemiş bir heyecanla karşıladılar." ifadeleriyle aktardı.

- "Dikmen'de coşku"

Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti azasından Müftü Rifat Efendi, Binbaşı Fuat Bey, Kınacızade Şakir Bey, Aktarbaşızade Rasim Bey, Toygarzade Ahmet, Ademzade Ahmet, Hatip Ahmet, Kütükçüzade Ali, Hanifzade Mehmet, Bulgurzade Tevfik Bey, Ankara şehri adına karşılama heyetinde bulunuyordu.

Mustafa Kemal Paşa, Dikmen'e geldiklerinde otomobilinden inerek karşılamada bulunanların ellerini sıktı, seymenleri "Merhaba efeler" diye selamladı ve daha sonra Ankara'daki ilk karargahı olan Ziraat Mektebi'ne yerleşti.

Mustafa Kemal Paşa ve Heyet-i Temsiliye üyelerinin 16 Mayıs 1919’da başlayan Anadolu yolculuğunun 225. gününde Ankaralıların Dikmen Keklikpınarı sırtlarında büyük coşku ve sevgiyle karşılandığı gün olan 27 Aralık aynı zamanda Milli Mücadele'nin seyri açısından önemli bir dönüm noktası oldu.

Ankara'ya geldiği gün tüm ülkeye çektiği tebliğe, Nutuk'ta yer veren Atatürk'ün 27 Aralık tarihli tebliğinde şu ifadeler yer alıyor:

"Ankara'dan: Sivas'tan Kayseri yoluyla Ankara'ya gitmek üzere yola çıkan Heyet-i Temsiliye bütün yol boyunca ve Ankara'da büyük ulusumuzun sıcak ve içten yurtseverlik gösterileri içinde bugün buraya geldi. Ulusumuzun gösterdiği birlik ve dayanç ülkemizin geleceğini güven altına alma konusundaki inancı sarsılmaz bir bir biçimde destekleyecek niteliktedir. Şimdilik Heyet-i Temsiliye merkezi Ankara'dadır. Saygılarımızı sunarız efendim."

- Nutuk'ta Ankara

Mustafa Kemal Atatürk, Nutuk'ta Heyet-i Temsiliye ile Ankara'ya gelişini şu sözlerle anlattı:

"Genel durumu yönetip yürütme sorumluluğunu yüklenenler, en önemli hedefe ve en yakın tehlikeye, elden geldiğince yakın yerlerde bulunurlar. Yeter ki, bu yaklaşma, genel durumu gözden uzak bırakacak ölçüde olmasın. Ankara bu koşulları üzerinde toplayan bir noktaydı. Her halde cephelerle ilgileneceğiz diye Balıkesir'e, Nazilli'ye ya da Karahisar'a gitmiyorduk. Fakat cephelere ve İstanbul'a demiryolu ile bağlı ve genel durumu yönetme bakımından Sivas'tan hiçbir ayrılığı olmayan Ankara'a gelecektik. Meclis-i Mebusan'ın İstanbul'da toplanması zorunlu görüldükten sonra ise Ankara'ya gelmenin ne kadar yerinde ve yararlı sayılması gerektiğini açıklamayı gerekli görmem."

Milli Mücadele'nin kazanılması, Ankara'nın seçilmesiyle ne kadar doğru bir karar verildiğinin kanıtı oldu. Ankara yalnızca bölgesel bir merkez ve başkent değil, aynı zamanda Cumhuriyet’in sembolü olarak hafızalara kazındı.

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.