Öz İplik İş Sendikası Genel Başkanı Ay'dan kayıt dışıyla etkin mücadele vurgusu:

- "Kayıt dışı üretim-ticaret ağır şekilde cezalandırılmalı. Kayıt dışılık sadece emekçinin hakkının çalınması değil, ülkenin geleceğinin çalınmasıdır" - "Sendikalaşmanın önündeki engeller kaldırılmalı. Anayasal hak olan örgütlenmeyi engellemeye çalışanlar en ağır biçimde cezalandırılmalı"

14 Temmuz 2021 Çarşamba 23:04
Öz İplik İş Sendikası Genel Başkanı Ay'dan kayıt dışıyla etkin mücadele vurgusu:

ANKARA (AA) - Öz İplik İş Sendikası Genel Başkanı Rafi Ay, "Kayıt dışı üretim-ticaret ağır şekilde cezalandırılmalı. Kayıt dışılık sadece emekçinin hakkının çalınması değil, ülkenin geleceğinin çalınmasıdır." dedi.

Ay, Öz İplik İş'in "24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı" dolayısıyla bir restoranda düzenlediği programda, Kovid-19 salgınının tüm dünyada yıkıcı etkilere neden olduğunu söyledi.

ILO raporuna göre 2021'in haziran ayı itibarıyla dünyada istihdamın 114 milyon kişi azaldığına dikkati çeken Ay, şu bilgileri paylaştı:

"İstihdama katılan kişilerle birlikte 144 milyon yeni iş yaratılmak zorundadır. Küresel olarak işçilerin geliri yüzde 5,3 oranında azalmıştır. Tüm dünyada çalışan yoksulluğu, yani çalıştığı halde yoksul olmayı önleyecek gelire dahi ulaşamayan kişi sayısı 108 milyon kişiye ulaşmıştır. Gelir bakımından 2015'teki seviyeye düşülmüştür."

Türkiye'de Genel Sağlık Sigortası uygulaması sayesinde salgın döneminde tedaviye erişimde sıkıntı yaşanmadığını, aşının da herkese ücretsiz sunulduğunu belirten Ay, "Yine salgın döneminde başta İşsizlik Sigortası Fonu olmak üzere, işçi ve işverenin birikimleri ve bütçeden sağlanan desteklerle salgının olumsuz etkilerinin sınırlanması için politikalar uygulanmıştır." dedi.

- "Emekçilerin sorunları çözülmeli"

Ay, salgının, devletlerin ekonomik-sosyal dönüşümleri organize etme yükümlülüğünün olduğunu kendilerine bir kez daha gösterdiğini ifade ederek, şöyle konuştu:

"Artık düşük ücretin, işçinin emeğini sömürerek zenginleşmenin mümkün olmadığı anlaşılmalı. İşçinin emeğinin karşılığını vermeden, hakkını teslim etmeden, katma değeri cebe atmak, firmaları büyütmek 19. yüzyılda kalmıştır. Kriz yaratan, sosyal adaletin olmadığı vahşi para ve rant ekonomisi de 20. yüzyılda bitmiştir. Hala bu zihniyetle hareket etmeye çalışan, zenginleşeceğini zannedenler bile görülmektedir. Bu zihniyette olanlarla ne dijital dönüşüm mümkün ne de sosyal adalet. Bu kesimin, ülke ekonomisini geri çekmesi önlenmeli, bir an önce emekçilerin sorunları çözülmelidir."

- "Emeğin haklarını tanımamak insani bir suç"

Saygın çalışma, emeğin karşılığını alma, insana yakışır gelir düzeyi ve makul yaşlarda emeklilik talep ettiklerini belirten Ay, şöyle devam etti:

"Her şeyden önce, sendikalaşmanın önündeki engeller kaldırılmalı. Anayasal hak olan örgütlenmeyi engellemeye çalışan işverenler ve işveren vekilleri en ağır biçimde cezalandırılmalı. Anayasa ihlaline daha fazla göz yumulmamalı. Bu sadece işçi için değil, ülkenin selameti için de şarttır. Emeğin haklarını tanımamak ekonomik değil, insani bir suçtur, insana karşı işlenen suçtur. Kayıt dışı üretim-ticaret ağır şekilde cezalandırılmalı. Kayıt dışılık sadece emekçinin hakkının çalınması değil, ülkenin geleceğinin çalınmasıdır. İş gücü ve iş yerinin dijital dönüşümü, gelir ve sosyal adaleti sağlayacak şekilde yapılmalı. İşçilere eğitim verilmeli, yeni iş sahaları açılmalıdır. Çalışan yoksulluğu ortaya çıkarılmamalıdır."

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.